• Vazgeç
    Filtrele
Filtrele

19. Koleksiyonluk Resim ve Hat Müzayedesi

19. Online Müzayede'de yer alan tüm eserler kurumumuz güvencesinde olup, resim ekspertizleri Yüksek Ressam / Restoratör BAYRAM KARŞİT tarafından yapılmıştır.

19. Online Müzayede 26 Haziran PAZAR günü saat 20:00'dan itibaren CANLI olarak devam edecektir.  Her lotun ekranda kalma süresi 25 saniyedir. Lotlar sıra ile satışa çıkacak ve son 10 saniyede teklif gelmesi halinde her lot 20 saniye daha uzayacaktır.

Ödeme süresi müzayede bitiminden sonra 10 (on) iş günüdür. Açık arttırma sonrası "SATIŞ İPTALİ, CAYMA HAKKI, veya ALIMDAN VAZGEÇME" söz konusu değildir.Aksi halde hukuki işlem başlatılır ve cezai şartlar uygulanır.

Sayın koleksiyoner ve sanatseverler, eserlere pey vermek ve "Online Canlı Müzayede"ye katılmak için web sitemiz üzerinden üye olunuz. İlgilendiğiniz eserler ile ilgili olarak +905321715331 numaralı telefondan bilgi alabilir, Hüsrev Gerede Caddesi no: 52/2 Teşvikiye'deki adresimizde eserleri yakından inceleyebilir ve uzmanlardan bilgi alabilirsiniz.

Lot: 151 » Hat

HASAN TAHSİN EFENDİ (1851-1914)

Nesih hat ile Naat-ı Şerif yazılı. Ketebeli. 51x45 cm

"Makam-ı mülteca Ahmed Muhammed Mustafa'dır bu
Zehi nur-i hüda Ahmed Muhammed Mustafa'dır bu
Medine hakine yüz sür şefaat şefkat istersen
Resul-i Kibriya Ahmed Muhammed Mustafa'dır bu.."

 

Tokat’taki Meydan Cami’nin imâmı Osmân Efendi’nin oğlu olarak H. 1267/M 1851’de orada doğdu. Çocuk yaşta İstanbul’a giderek medreseye girdi. Kayserili Derviş Alî Rızâ Efendi’den Bayezid Cami’ndeki dersinden icâzet aldı. Reisü’l-hattatîn Muhsinzâde Abdullah Bey’den de sülüs ve nesih meşketti. İcazetini aldıktan sonra Kazasker Mustafa İzzet Efendi’den de istifâde etti.

H. 1286/M. 1869-1870’te Âli Paşa’nın himmetiyle yenilenen Mercan’daki Ya’kub Ağa Cami’ne imâm ve hatib tayin edildi. Kütüphâne-i Umûmî’nin açılışında hâfız-ı kütûblüğe getirildi. Ara ara rüşdi mekteblerde Arapça ve hüsn-i hat muallimliği yaptı. Son zamanlarında sağ tarafına felç geldiyse de, daha sonra iyileşti. Ancak bu kez bunama belirtileri baş gösterdi. Nihayet H. 5 Safer 1332/M. 3 Ocak 1914’de vefât etdi. Eyüp Bahâriyesi’nde medfun bulunan kızının yanına defnedildi. 

Detaylar
Lot: 152 » Hat

HASAN SIRRI EFENDİ (1836-1907)

Kufi Hat Levha. Ketebeli. 27 x 52 cm. "Fevzu'l-ilmi leyse fevzu'l-alemi: İlmin elde edilmesi dünyalık elde etmek için değildir."

"Süleymâniye müderrislerinden Beypazarlı Mehmed Emîn Efendi’nin oğlu olup H. 1252/M. 1836-1837 yılında Yeniköy’de doğdu. Oradaki ibtidâî mektebde okurken Kur’an’ı hıfzetdi. Yine oradaki Ra’ufî Dergâhı şeyhi Mehmed Emîn Efendi’den yazı meşkederek icâzet aldı. Musikî dersleri aldığı Kazasker Mustafa İzzet Efendi’den istifâde ile hüsn-i hatta maharet kazandı.

Eğitimini tamamladıktan sonra Ahkâm-ı Adliyye Nezâreti kâtiblerinden olarak senelerce devam etti. Daha sonra Meclis-i Ticâret İcrâ Dairesi’ne nakledildi ve icrâ memurluğuna kadar yükseldi. Sağlık sorunları nedeniyle emekliye sevkedildikten birkaç sene sonra 1325 yılının Şa’bân(Eylül-1907) ayında vefât etti. Rumelihisarı Kabristanı’nda medfun bulunan annesinin ve kızının yanına defnolundu. Naaşı daha sonra Yenikapı Mevlevîhânesi kabristanına  nakledilmiştir.

Detaylar
Lot: 155 » Hat

ŞAMİZADE ABDULLAH EFENDİ (ö.1788)

Sülüs Nesih Kıta. Hadis-i şerifler yazılı. Ketebeli. 18.yüzyıl . 26x20 cm “ Ezan ile kamet arasındaki dua reddedilmez , Mümine küfretmek ve onu öldürmek küfürdür “ Eserin koltukları klasik üslupta dış pervazı lacivert zemin üzerine altın halkar tezyinatlıdır.

Türk hat san’atının iştihâr etmemiş hattatlarından biri olan Abdullah Efendi, Mehmed Efendi nâmında bir zâtın oğlu olup Şâm’da doğmuştur. Bu nedenle muhibleri tarafından “Şâmîzâde” künyesiyle yad olunmuştur. İbtidâ’î eğitimini memleketinde ikmâl eyledikten sonra medrese tahsîli için gittiği İstanbul’da hüsn-i hatta gönül vererek, Osmanlı hat san’atının kendine mahsus bir şive oluşturmayı başarabilmiş hattatlarından olan Şekerzade Seyyid Mehmed Efendi'ye müdâvemetle aklâm-ı sitteden mücâz olmuştur.

Tuhfe-i Hattâtîn’de, icâzetini aldıktan sonra Sultân Ahmed Cami civârındaki hânesinde kitâbetle meşgul olduğu ve nice âsâr yâdigâr bıraktıktan sonra, – H. 1202/M. 1787-1788 senesinden evvel – vefât ettiği mukayyed olan Şâmîzâde Abdullah Efendi‘nin vefât tarihi ile medfeni hakkında kesin bir ma’lûmât hâsıl olmamıştır.

Detaylar
Lot: 159 » Resim

BAHA SAİT (1882-1939)

"Peyzaj". Ahşap üzerine yağlıboya. 45x67 cm. İmzalı ve ithaflı.

Kafkasya’dan Anadolu’ya göç etmiş Dağıstanlı bir Türk ailenin oğlu olan Baha Sait ,yüksek öğrenimini Harp Okulu ve Harp Akademisi’nde yaptı. Resme kabiliyetli bir genç olan Baha Sait, Harp Okulu’nda ressam Üsküdarlı Ali Rıza Bey’in başarılı bir öğrencisi oldu. 1906 yılında Kurmay Yüzbaşı olarak ordu saflarına katıldı ve kısa bir süre sonra da askerlikten emekliye çıkarılarak ayrıldı. Askerlikten ayrıldıktan sonra babasının öğüdüne uyarak bir süre için İstanbul’dan uzaklaştı. Kahire’deki aile dostlarının yanına giderek Mısır’ın ünlü ressam ve hattatlarından süsleme sanatı üzerine dersler aldı, bazı Kahire camilerinin tezyin işlerinde çalıştı. Meşrutiyet’in ilanı üzerine İstanbul’a döndü, sigortacılık ve ticaretle uğraştı.

Hayatının bu döneminde yaptıklarına dair kesin bilgiler yoktur ancak İttihad ve Terakki Cemiyeti’nin sanat ve bilim alanındaki çalışmalarına ilgi duymakta idi. Kimi kaynaklarda ünlü bir İttihatçı olarak adı geçse de İttihatçıların yönetiminde yurt içinde herhangi bir resmi görevde bulunmadı. Ancak İran, Afganistan, Türkistan ve Kafkaslar’daki Türkler’e ilişkin görevler üstlendi. Alevilik konusunda araştırma yapmakla görevlendirilmiş ve değerli araştırma eserleri ortaya koymuştu. Konya ve Kırşehir’de bulunarak Mevlevilik ve Bektaşilik üzerine araştırmalar yaptığı, Mevlâna ve Hacı Bektaş Velî hakkında neşredilmemiş bir kitap yazdığı, Dağıstan’da hükümet kurmaya çalıştığına dair bilgiler vardır. Ona göre Bektaşilik, Kızılbaşlık gibi Anadolu'daki tarikat ve mezhep hareketlerinin kesinlikle İran menşeli değildi ve bu cereyanlar eski Türk adetleri ve gelenekleri ile ilişkiliydi.

Savaştan sonra İstiklal Madalyası ile ödüllendirilen Baha Sait Bey, Tayyare Müfettişliği (Türk Hava Kurumu Müfettişi) görevi ile Anadolu’yu dolaştı. Türk kabilelerinin, özellikle Doğu illerimizdeki dağlık bölgelerde yaşayan ahali ve aşiretlerin soy, dil, mezhep ve geleneklerini incelemeyi kendisine iş edindi, yazılarının bir bölümü Türk Yurdu Dergisi’nde 1926-1927 yıllarında yayımlandı. Resme olan ilgisi hayatı boyunca devam eden Baha Sait Bey, son yıllarında yağlı boya resimler yapmıştı. Baha Sait Bey, 16 Ekim 1939 günü kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. Merkezefendi Mezarlığı’na defnedildi."

 

 
Detaylar
Lot: 180 » Resim

BEYZA GÖNENSAY (1932-2021)

"Figüratif". İmzalı. 55x60 cm. 1982 tarihli. Tuval üzeri yağlıboya.

"Sanatçı 1932 yılında İstanbul'da doğdu. Orta ve lise öğrenimini Arnavutköy Amerikan Kız Kolejinde tamamladı. 1952 yılında girdiği Güzel Sanatlar Akademisinde 4 yıl süreyle Yüksek Resim bölümü Cemal Tollu atölyesinde eğitim gördü. 1 yıl süreyle İngiltere'de resim üzerine araştırmalarda bulundu. 1973-1983 yılları arasında beşi İstanbul'da , beşi de yurt dışında olmak üzere on kişisel sergi açtı. Yurtdışındaki kişisel serrgileri Almanya'nın Stuttgart, Köln , Hannover ve Hamburg kentlerinde gerçekleşmiştir"

Detaylar
Lot: 187 » Resim

MUHSİN KUT (1938-2022)

"Peyzaj". Karton üzeri suluboya. 19 x 25 cm. 1986 tarihli.

"İlk resim sergisini 1959 yılında Taksim Meydanı’nda açtı. 1964-1969 yılları arasında Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde Seramik Bölümü’nde okudu ve oradan mezun oldu. Akademi içinde 1967 yılında Uluslararası Barış Şenliği Resim birincilik ödülü ile Ahmet Andiçen Seramik birincilik ödülünü kazandı. Akademide öğrenci iken Sabri Berker’in önerisi ile Beşiktaş Resim Heykel Müzesi Milli Koleksiyonu’na eseri kabul edilmiştir.

1987 yılı Tekel Resim yarışmasında birincilik ödülü alan sanatçının resimleri İstanbul ve Ankara Resim ve Heykel Müzeleri’nde, Avustralya’da Broken Hill Belediye Müzesi’nde, New York Üniversitesi Abby Grey Koleksiyonunda, İstanbul Modern’de, ayrıca yurtiçi ve yurt dışında birçok önemli koleksiyonda bulunmaktadır.  İnsansız sokakları , özgün, tipik binaları, renkçi anlayışı ve özgün boya kullanımıyla  eserlerini üretmiştir."

Detaylar
önceki
Sayfaya Git: / 4
sonraki