• Vazgeç
    Filtrele
Filtrele

13. Koleksiyonluk Resim ve Hat Müzayedesi

13. Online Müzayede'de yer alan tüm eserler kurumumuz güvencesinde olup, resim ekspertizleri  Yüksek Ressam / Restoratör BAYRAM KARŞİT tarafından yapılmıştır.

13. Online Müzayede 26 Eylül PAZAR günü saat 15:00'dan itibaren CANLI olarak devam edecektir.  Her lotun ekranda kalma süresi 30 saniyedir. Lotlar sıra ile satışa çıkacak ve son 10 saniyede teklif gelmesi halinde her lot 20 saniye daha uzayacaktır.

Ödeme süresi müzayede bitiminden sonra 15 (on beş) iş günüdür, ödemelerde o günkü "TC Merkez Bankası" döviz kuru esas alınır. Açık arttırma sonrası "SATIŞ İPTALİ, CAYMA HAKKI, veya ALIMDAN VAZGEÇME" söz konusu değildir,aksi halde  hukuki işlem başlatılır ve cezai şartlar uygulanır.

Sayın koleksiyoner ve sanatseverler, eserlere pey vermek ve "Online Canlı Müzayede"ye katılmak için web sitemiz üzerinden üye olunuz. İlgilendiğiniz eserler ile ilgili olarak +905321715331no'lu telefondan bilgi alabilir, Hüsrev Gerede Caddesi no: 52/2 Teşvikiye'deki adresimizde eserleri yakından inceleyebilir ve uzmanlardan bilgi alabilirsiniz.

  • Kategori: Resim
Lot: 13 » Resim

BEYZA GÖNENSAY (1932-2021)

"Figürlü Kompozisyon". İmzalı. 1976 tarihli. Tuval üzeri yağlıboya. 43 x 43 cm.

"Sanatçı 1932 yılında İstanbul'da doğdu. Orta ve lise öğrenimini Arnavutköy Amerikan Kız Kolejinde tamamladı. 1952 yılında girdiği Güzel Sanatlar Akademisinde 4 yıl süreyle Yüksek Resim bölümü Cemal Tollu atölyesinde eğitim gördü. 1 yıl süreyle İngiltere'de resim üzerine araştırmalarda bulundu. 1973-1983 yılları arasında beşi İstanbul'da , beşi de yurt dışında olmak üzere on kişisel sergi açtı. Yurtdışındaki kişisel serrgileri Almanya'nın Stuttgart, Köln , Hannover ve Hamburg kentlerinde gerçekleşmiştir"

Detaylar
Lot: 14 » Resim

BEYZA GÖNENSAY (1932-2021)

"Figürlü Kompozisyon". İmzalı. 1976 tarihli. Tuval üzeri yağlıboya. 41 x 41 cm.

"Sanatçı 1932 yılında İstanbul'da doğdu. Orta ve lise öğrenimini Arnavutköy Amerikan Kız Kolejinde tamamladı. 1952 yılında girdiği Güzel Sanatlar Akademisinde 4 yıl süreyle Yüksek Resim bölümü Cemal Tollu atölyesinde eğitim gördü. 1 yıl süreyle İngiltere'de resim üzerine araştırmalarda bulundu. 1973-1983 yılları arasında beşi İstanbul'da , beşi de yurt dışında olmak üzere on kişisel sergi açtı. Yurtdışındaki kişisel serrgileri Almanya'nın Stuttgart, Köln , Hannover ve Hamburg kentlerinde gerçekleşmiştir"

Detaylar
Lot: 15 » Resim

BEYZA GÖNENSAY (1932-2021)

"Figüratif". İmzalı. 55x60 cm. 1982 tarihli. Tuval üzeri yağlıboya.

"Sanatçı 1932 yılında İstanbul'da doğdu. Orta ve lise öğrenimini Arnavutköy Amerikan Kız Kolejinde tamamladı. 1952 yılında girdiği Güzel Sanatlar Akademisinde 4 yıl süreyle Yüksek Resim bölümü Cemal Tollu atölyesinde eğitim gördü. 1 yıl süreyle İngiltere'de resim üzerine araştırmalarda bulundu. 1973-1983 yılları arasında beşi İstanbul'da , beşi de yurt dışında olmak üzere on kişisel sergi açtı. Yurtdışındaki kişisel serrgileri Almanya'nın Stuttgart, Köln , Hannover ve Hamburg kentlerinde gerçekleşmiştir"

Detaylar
Lot: 16 » Resim

BEYZA GÖNENSAY (1932-2021)

"Saat Kulesi". İmzalı. 55x63 cm. Tuval üzeri yağlıboya.

"Sanatçı 1932 yılında İstanbul'da doğdu. Orta ve lise öğrenimini Arnavutköy Amerikan Kız Kolejinde tamamladı. 1952 yılında girdiği Güzel Sanatlar Akademisinde 4 yıl süreyle Yüksek Resim bölümü Cemal Tollu atölyesinde eğitim gördü. 1 yıl süreyle İngiltere'de resim üzerine araştırmalarda bulundu. 1973-1983 yılları arasında beşi İstanbul'da , beşi de yurt dışında olmak üzere on kişisel sergi açtı. Yurtdışındaki kişisel serrgileri Almanya'nın Stuttgart, Köln , Hannover ve Hamburg kentlerinde gerçekleşmiştir"

Detaylar
Lot: 18 » Resim

ZEKİ KIRAL (1927-?)

"Boğaziçi". İmzalı. 1998 tarihli. Tuval üzeri yağlıboya. 40 x 50 cm.

"Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde önce Cemal Tollu sonra İbrahim Çallı atölyesinde, Feyhaman Duran ve Ali çelebi ile çalıştı. Bir yandan İstanbul Üniversitesinde öğrenim görürken, bir yandan da Güzel Sanatlar Akademi sinin Yüksek Resim Bölümünde eğitim görüyordu.

Resim bölümündeyken Kübik etkiler almış ve Kübizmin tesiriyle sağlam desenci yapısını da birleştirerek Konstraktivist resimler yapmıştı. 1952 yılında Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nin yüksek bölümünden mezun oldu. Aynı yıl İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Gazetecilik Bölümü’ndeki öğrenimini de tamamladı. Ve askere gitti. Askerlik hizmetini yedeksubay olarak tamamladı. 1954-56 yıllarında nonfigüratif çalışmalar yapıyordu.1956’da Yeni Meclis binası resimleri için Afyon’a gönderildi.

1957 yılında Şefik Bursalı , Nazmi Dayan, Saim Özeren, Muhtar Aykın ve Nihat Pınarlı ile 6’lar Grubunu kurdular ve bir çok ilde sergiler açtılar.

1960’lı yıllarda hat sanatımızdan esinlenerek soyut ürünler vermeye başlamıştı. Hayal oyunumuzun ünlü figürleri Karagöz ve Hacivat’la birlikte halk sanatımızın yerel motiflerini de kullanarak, kendine özgü bir yorum ve anlatım içinde eski İstanbul görünümlerini resmetti. Bu anlayıştaki bir yapıtı 1961’de Paris Art Moderne Müzesi’nde Çağdaş Dünya Sanatçıları Sergisi’ne alındı. 1962 yılında Hamburger Fernlehbinstut Mühendislik Bölümüne girdi. SGD Dermstad Mimarlık Okulunda Korespondat öğrenci olarak öğrenim gördü.

Uzun çalışmalar gerektiren bu türden yapıtları daha çok yabancı sanatseverlerin ilgisini çektiğinden, çoğu yurtdışındaki koleksiyonlarda bulunmaktadır. Daha sonraki yıllarda doğa-insan ilişkilerini içeren kompozisyonlar yaptı.

1961 yılında bir yapıtı, paris Art-Modern Müzesi’nde Çağdaş Dünya sanatçıları sergisinde sergilendi. Uzun çalışmalar gerektiren bu anlayıştaki yapıtları, genelde yabancı sanatseverlerin ilgisini çektiğinden çoğu yurt dışındaki koleksiyonlardadır. Bir yandan sosyal çalışmalarda bulunan Kıral, bir süre UNESCO Plastik Sanatlar ve 1960 İhtilalından sonra Milli Eğitim Bakanlığı Güzel Sanatlar komisyonlarında çalıştı. Türkiye Ressamlar Cemiyeti başkanlığı ve Türkiye Güzel Sanatlar Federasyonu reisliği yaptı.

1987 yılında kendi kuşağının ressamları olan bazı arkadaşları ile Bizim Grubunu kurarak her yıl Ankara ve İstanbul ‘da sergiler açmışlardır. Bizim Grubun diğer üyeleri ise: Leyla Gamsız, Selim Turan, Krıistin Saleri, Hüseyin Gezer, Zerrin Bölükbaşı, Nuri Abaç, Şadan Bezeyiş, Dinçer Erimez ve Şükriye Dikmen dir.

16 kişisel sergi yanı sıra yurt içinde ve dışında pek çok karma ve gurup sergilere katıldı. . Bugüne kadar 52 kişisel serginin yanı sıra yurt içi ve yurtdışında pek çok karma ve grup sergilerine katılmış üretken bir sanatçı oldu. Atölyesinde pek çok ressamla çalıştı.

Zeki Kıral sanat hayatı boyunca 7 onur ödülü sahibi olmuştur. Gençlik yıllarında iki kez birincilik, bir ikincilik kazanan sanatçı, 1960’dan bu yana hiçbir jürili ve yarışmalı sergiye katılmayan sanatçının, biri Unesco AIAP Türkiye Ulusal Komitesi Uluslararası Plastik Sanatçılar Derneği tarafından verilmiş 7 Onur Ödülü vardır. Sanatçının; yurtiçinde ve yurtdışında pek çok koleksiyon ve müzelerde eserleri bulunmaktadır. Pek çok özel ve tüzel koleksiyonlarda ve müzelerde yapıtları bulunmaktadır.

Detaylar
Lot: 34 » Resim

ALİ RIZA BEYAZIT (1883-1963)

"İstanbul". İmzalı. Duralit üzeri yağlıboya. 42 x 56 cm. *Ebadı , sanat kalitesi ve kondüsyonu ile müzelik bir eserdir.

Çerçeveli Ebat: 56 x 70 cm

*Yüksek Ressam / Restoratör Bayram Karşit onaylıdır.

"Eyüp Sultan Veteriner ve Eczacı Askeri Rüştiyesi’ni, daha sonra Kuleli Askeri Lisesi ve Harbiye’yi bitirdi ve 1907’de teğmen olarak askeri yaşamına başladı. Asker kökenli ressamlarımızdan biri olan sanatçı, Harp Okulu’ndayken dönemin önemli ressamlarından olan Hoca Ali Rıza ve Halil Paşa‘dan resim dersi aldı. Çocukluğundan beri bu sanata yeteneği olan ressamın eserlerinde Hoca Ali Rıza ve Halil Paşa’nın etkileri görülür.

Tabiattan aldığı konuları kendi görüş ve sezişleriyle tuvallerine aktaran sanatçı için peyzaj ustası demek hiç de yanlış olmaz. 1963 yılında ölen ressamımızın eserleri pek çok özel koleksiyonlarda yer almaktadır."

Detaylar
Lot: 61 » Resim

OSMAN ASAF ( 1868-1938)

"Fenerbahçe". Eski Türkçe imzalı. Arkası ithaflı ve imzalı. Karton üzeri yağllıboya. 41x14 cm. Dönem çerçevesi içerisinde. (Çerçeveli Ebat: 55x28 cm)

*Yüksek Ressam / Restoratör Bayram Karşit onaylıdır.

"1868 yılında Saraybosna'da doğdu. 1889 yılında Sanayi-i Nefise Mektebi'ni bitirmiş ilk resim öğrencilerinden biridir. Osmanlı Ressamlar Cemiyeti kurucularındandır. Yurt dışında eğitim gördü. Daha çok empresyonist türde eserler verdi. Zengin bir renk paletine sahip yağlı boya ve guaj çalışmaları ile tanınır.

Osmanlı İmparatorluğu ile Batı arasındaki karşılıklı etkileşimin en yoğun olduğu dönem, hiç şüphesiz ki 19. yüzyıldır. Bu dönemde, Askeri okulların ders programlarına, perspektif dersinin alındığı görülür. Askeri öğrencilerin, teknik kabiliyetini yükseltmek amacı güdülerek verilen perspektif dersleri, resme üçüncü boyutun ve derinlik arayışınının girmesini, -dolaylı da olsa- etkiler. Fotoğraftan ya da kartpostaldan kopyalama yoluyla başlayan manzara resimlerinin oluşumu da işte bu süreç içinde değerlendirilir. 1883 yılında Osman Hamdi Bey’in Sanayi-i Nefise Mektebi’ni kurmasıyla birlikte ise Türk sanatı daha bilinçli bir yol izlemeye başlar. Sanat ortamının oluştuğu ve ressamlar tarafından, yoğunlukla manzara resimlerinin yapıldığı bu dönemde; açık havada manzara resmi yapan ve İstanbul’u ele aldığı resimleriyle dikkat çeken bir sanatçı da; Osman Asaf Bora’dır.

Osman Asaf Bora, şehrin kalabalık yerlerini değil, sessiz, sakin yerlerini betimlemeyi tercih etmiştir. Sanatçı, sarayların, köşklerin cazibesini bir kenara atıp, sıradan mekanlara yönelmiştir. Genellikle resmini yapmış olduğu dar sokaklarda figürle çok fazla karşılaşmayız. Eserlerinde, Arnavut kaldırımlı sokakları, eski ahşap evleri, camileri, çeşmeleri görürüz. Asaf, kimi resimlerinde ise ıssız deniz, kır görünümlerini verir.

Osman Asaf’ın manzaralarında odaklandığı öğeler arasında ağaçlar ve dereler azımsanamayacak kadardır. Bu resimler sanatçının titiz, duyarlığı ve kişiliğini gözler önüne sermektedir. Çalışmalarında mavi, mor ve kahve tonlarının yanı sıra sarı tonlarına da ağırlıklı olarak yer vermiştir. Bu tür kompozisyonlarında ışık ve gölgeyi nesnelerin üç boyutlu yapılarını ortaya çıkaracak şekilde değerlendirmiştir. Ayrıca, atmosfer değişikliklerinin gösterilmesinin de önemli olduğu bu resimlerde arka planda dağ, orman, deniz ve yelkenli öğelerine yer vermiştir. Eğer bu tür eserlerinde figür bulunuyorsa giyim kuşam özellikleri bakımından, ‘Osmanlı’ karakterini ifade eden betimlere yönelmiştir. apıtlarını incelediğimizde resim sanatının hemen hemen bütün teknikleri ve türleri üzerine çalışan sanatçının, manzara (peyzaj) çalışmalarının yoğunlukta olduğu görülmektedir. Ressamlığı profesyonel bir uğraş olarak görmeyen bir geleneğin alçak gönüllü üyelerinden biri olan Asaf Bora’nın, yaptığı eserleri, sevdiği kişilere, eşe dosta vermeyi tercih etmiş olduğu bilinmektedir. Ülkenin savaş ve yokluklar içinde geçen en sarsıcı döneminde bile; resim yapma tutkusunu sürdürmüştür. "

Detaylar
Lot: 62 » Resim

OSMAN ASAF ( 1868-1938)

"İstanbul". Arkasında ithaf ve eski Türkçe imzası bulunmaktadır. Karton üzeri yağlıboya. 41x14 cm. Dönem çerçevesi içerisinde.(Çerçeveli Ebat: 55x28 cm)

*Yüksek Ressam / Restoratör Bayram Karşit onaylıdır.

"1868 yılında Saraybosna'da doğdu. 1889 yılında Sanayi-i Nefise Mektebi'ni bitirmiş ilk resim öğrencilerinden biridir. Osmanlı Ressamlar Cemiyeti kurucularındandır. Yurt dışında eğitim gördü. Daha çok empresyonist türde eserler verdi. Zengin bir renk paletine sahip yağlı boya ve guaj çalışmaları ile tanınır.

Osmanlı İmparatorluğu ile Batı arasındaki karşılıklı etkileşimin en yoğun olduğu dönem, hiç şüphesiz ki 19. yüzyıldır. Bu dönemde, Askeri okulların ders programlarına, perspektif dersinin alındığı görülür. Askeri öğrencilerin, teknik kabiliyetini yükseltmek amacı güdülerek verilen perspektif dersleri, resme üçüncü boyutun ve derinlik arayışınının girmesini, -dolaylı da olsa- etkiler. Fotoğraftan ya da kartpostaldan kopyalama yoluyla başlayan manzara resimlerinin oluşumu da işte bu süreç içinde değerlendirilir. 1883 yılında Osman Hamdi Bey’in Sanayi-i Nefise Mektebi’ni kurmasıyla birlikte ise Türk sanatı daha bilinçli bir yol izlemeye başlar. Sanat ortamının oluştuğu ve ressamlar tarafından, yoğunlukla manzara resimlerinin yapıldığı bu dönemde; açık havada manzara resmi yapan ve İstanbul’u ele aldığı resimleriyle dikkat çeken bir sanatçı da; Osman Asaf Bora’dır.

Osman Asaf Bora, şehrin kalabalık yerlerini değil, sessiz, sakin yerlerini betimlemeyi tercih etmiştir. Sanatçı, sarayların, köşklerin cazibesini bir kenara atıp, sıradan mekanlara yönelmiştir. Genellikle resmini yapmış olduğu dar sokaklarda figürle çok fazla karşılaşmayız. Eserlerinde, Arnavut kaldırımlı sokakları, eski ahşap evleri, camileri, çeşmeleri görürüz. Asaf, kimi resimlerinde ise ıssız deniz, kır görünümlerini verir.

Osman Asaf’ın manzaralarında odaklandığı öğeler arasında ağaçlar ve dereler azımsanamayacak kadardır. Bu resimler sanatçının titiz, duyarlığı ve kişiliğini gözler önüne sermektedir. Çalışmalarında mavi, mor ve kahve tonlarının yanı sıra sarı tonlarına da ağırlıklı olarak yer vermiştir. Bu tür kompozisyonlarında ışık ve gölgeyi nesnelerin üç boyutlu yapılarını ortaya çıkaracak şekilde değerlendirmiştir. Ayrıca, atmosfer değişikliklerinin gösterilmesinin de önemli olduğu bu resimlerde arka planda dağ, orman, deniz ve yelkenli öğelerine yer vermiştir. Eğer bu tür eserlerinde figür bulunuyorsa giyim kuşam özellikleri bakımından, ‘Osmanlı’ karakterini ifade eden betimlere yönelmiştir. apıtlarını incelediğimizde resim sanatının hemen hemen bütün teknikleri ve türleri üzerine çalışan sanatçının, manzara (peyzaj) çalışmalarının yoğunlukta olduğu görülmektedir. Ressamlığı profesyonel bir uğraş olarak görmeyen bir geleneğin alçak gönüllü üyelerinden biri olan Asaf Bora’nın, yaptığı eserleri, sevdiği kişilere, eşe dosta vermeyi tercih etmiş olduğu bilinmektedir. Ülkenin savaş ve yokluklar içinde geçen en sarsıcı döneminde bile; resim yapma tutkusunu sürdürmüştür. "

Detaylar
Lot: 68 » Resim

AVNİ LİFİJ (1886-1927)

"Savarona'dan Görünüm". Eski Türkçe imzalı. Tuval üzeri yağlıboya. 24 x 34.5 cm. *Yüksek Ressam / Restoratör Bayram Karşit onaylıdır.

"1906 yılında Hüseyin Avni Lifij, Fransızca öğretmeni İskender Ferit Bey sayesinde Ayasofya'da mimari çizimler yapmakta olan Fransız mimar Henri Prost ile tanışır. Henri Prost, resimlerini Müze Müdürü Osman Hamdi Beye götürmesini önerince Pipolu Otoportre adlı resmini Osman Hamdi Bey’e götürüp göstermiştir.  Bu sırada Osman Hamdi Bey,   İstanbul Resim ve Heykel Müzesi Müdürü ve Güzel Sanatlar Akademisi adını alacak olan mektebin de başındadır. Avni Lifij’in tamamen doğal bir yetenek ve amatör bir ruhla yaptığı bu resmi beğenen Osman Hamdi Bey, bundan sonra yaptığı resimleri kendisine göstermesini ister.

1908’de Osman Hamdi Bey’in Paris’e göndermek istediği öğrenci adayları listesinde, Hüseyin Avni Lifij’in de adı ve “Pipolu Otoportre resmi vardır.  Bu resim Abdülmecid Efendi’nin beğenisine sunulur."Kadehli-Pipolu Otorportre" sayesinde yurtdışında yetkin bir sanat eğitiminin, Avrupa'nın ve başarılı bir sanat hayatının kapıları Avni Lifij'e açılacaktır. 

Nihayetinde Abdülmecid Efendi’nin de onayı ile Hüseyin Avni’ye Avrupa’nın kapıları açılmış olur.  Bir yıl kadar Sanayi-I Nefise’de süren bir eğitimden sonra 1909 yılında Paris’e giderek “I’Ecole Nationale Speciale des Beaux-Art”dan kurları izleme belgesi alarak Cormon Atölyesi’nde resim çalışmalarına başlar. Bu atölyede kendisinden önce gelen veya sonra gelip kayıt olan  İbrahim Çallı, Feyhaman Duran  ,  Hikmet Onat,  Nazmi Ziya Güran ,  Namık İsmail gibi  ressamlarla birlikte Paris’te birçok faaliyetlerde bulunur. Cormnon’un atölyesine gelen Türk Ressamlarının pek çoğu izlenimci bir ressam olmaya meylederlerken kendisi daha çok simgeci ressamlara ilgi duymaya başlar.  Bu nedenle Ressam Guillonnet ve Andre Lecomte Du Noüy ile dostluk kurarak serbest zamanlarında atölyelerine devam etti.

1912’de Paris’ten İstanbul’a dönmek zorunda kalmış ve İstanbul Sultanisi (İstanbul Erkek Lisesi)’nde resim öğretmeni olarak görev yapmaya başlamıştır.  İki yıl sonra  I. Dünya Savaşı çöıkmış Paris’te kalan diğer Türk ressamların  hepsi de yurda geri dönmüşler ve   Osmanlı Ressamlar Cemiyetini kurmuşlardır. Üstelik  Paris’te eğitim gören bu ressamlar  1914 Çallı Kuşağı (Türk İzlenimcileri) olarak adlandırılacaklar ve H. A. Lifij de bu ressamlar içinde en yetenekli olanlardan birisi olarak dikkatleri çekeceklerdir.   

1915'te Kandili İnas Sultanisi (Kandilli Kız Lisesi)'nde Fransızca öğretmenliği yapar. Paris’te Louvre Müzesi’nde Luca Giordano’nun “Mars ile Venüs” tablosunun Lifij tarafından yapılan kopyasının da bulunduğu koleksiyon Güzel Sanatlar Okulu’nda toplanarak; 1915 Ekim ayında sergilenir. 1916 yılı ilkbaharında 1. Galatasaraylılar Yurdu Resim Sergisi’ne iki resmi ile katılır. 1917 sonbaharında İstanbul'da Galatasaraylılar Yurdunda açılan "Savaş Resimleri ve Diğerleri" Sergisi'ne, 20 resim ile katılmıştır.

Bu sırada Enver Paşa’nın teşviki ile kurulan Şişli Atölyesine de resimler yaparak katılır. Şişli’de kurulan atölyede, Namık İsmail ve dönemin diğer ressamları,  İbrahim Çallı, Feyhaman Duran  ,  Hikmet Onat,  Nazmi Ziya Güran ,  Hüseyin Avni Lifij,  Sami Yetik',   Şevket Dağ,  Mehmet Ruhi Arel, Ali Sami Boyar gibi sanatçılar savaş konulu resimler yapmak üzere görevlendirilirler.  Hüseyin Avni’de Şişli Atölyesi denilen bu atölyede savaş konulu bir çok resim yapacaktır.

Detaylar
Lot: 70 » Resim

MAİDE AREL (1907-1997)

"Natürmort". İmzalı. Karton üzeri yağlıboya. 44x32 cm. *Ordinaryüs Profesör Sıddık Sami Onar Koleksiyonu

1907 yılında İstanbul'da doğdu.  İstanbul Güzel Sanatşar Akademisinde Nazmi Ziya ve Hikmet Onat Atölyelerinden ders aldı. 1930 yılında Akademi'den mezun oldu. 1935'te ressam Şemsi Arel evlendi. Eşinin resim öğretmenliği yaptığı Erzincan'da  Fransızca ve müzik öğretmenliği yaptı.

1948'de Ankara Halkevi'nin açtığı yarışmada ikincilik ödülü kazandı. Eşiyle birlikte Paris'e giderek Andre Lhote , Fernand Leger ve Jean Metzinger Atölyelerine devam etti. İlk kişisel sergisini Paris'ten döndükten sonra 1951 yılında eşi ile birlikte İstanbul'da Beyoğlu Fransız Konsoloshanesi Salonu'nda açtı. 1956'da eşi Şemsi Arel ile yurt resimleri yapmak üzere Hatay'a giderek TBMM için bu ili görüntüleyen resimler yaptı.

Kendisinin de görev aldığı Uluslararası Sanat Eleştiricileri Kongresi'nin 1954'te İstanbul'da düzenlenmesi nedeniyle açılan sergiye, 1957 yılındaki Edinburgh Festivali'ne katıldı. 1959'da eşi ile Paris’te ortak bir sergi düzenledi. 1960 yılında Kadın Haklarını Koruma Derneği'nin sanat kolu sergisini Paris'e taşıdı ve 1964'te "Arte Moderne" müzesinde açılan "Clup İnternational Feminen" yıllık sergisinde "Türk Hamamı" adlı eseriyle bronz madalya kazandı."Çiftetelli" adlı eseri 1974 yılında Fransa'da Wichy Bienali'nde Uluslararası Büyük Ödül'e, 11. Clermont-Ferrand Çağdaş Sanat Sergisi'nde Kent Özel Ödülü'ne layık görüldü.

İlk dönem resimlerine peyzajlarla başlayan sanatçı, Avrupa'dan döndükten sonra soyutlamaya yöneldi. Sanat hayatı boyunca herhangi bir topluluğa bağlı kalmaksızın üslubunu geliştirdi. Resimlerinde insan figürlerini stilize ederken, kübizm felsefesinden yararlanmış fakat kompozisyonlarını geometrik soyutlama anlayışı ile yorumladı.Özel koleksiyon ve müzelerde eserleri bulunmaktadır.

Detaylar
önceki
Sayfaya Git: / 3
sonraki