• Vazgeç
    Filtrele
Filtrele

VII. Koleksiyonluk Resim ve Hat Müzayedesi

VII. Online Müzayede'de yer alan tüm resimler Yüksek Ressam/Restoratör BAYRAM KARŞİT tarafından ekspertiz edilip onaylanmıştır.

VII. Online Müzayede 13 ŞUBAT CUMARTESİ günü saat 15:00'dan itibaren CANLI olarak devam edecektir.  Her lotun ekranda kalma süresi 30 saniyedir. Lotlar sıra ile satışa çıkacak ve son 10 saniyede teklif gelmesi halinde her lot 20 saniye daha uzayacaktır. 

Lot: 101 » Resim

ALİ RIZA BEYAZIT (1883-1963)

"Salacak".İmzalı. 22x26 cm . Karton üzeri yağlıboya

 

"Eyüp Sultan Veteriner ve Eczacı Askeri Rüştiyesi’ni, daha sonra Kuleli Askeri Lisesi ve Harbiye’yi bitirdi ve 1907’de teğmen olarak askeri yaşamına başladı. Asker kökenli ressamlarımızdan biri olan Ali Rıza Beyazıt, Harp Okulu’ndayken dönemin önemli ressamlarından olan Hoca Ali Rıza ve Halil Paşa’dan resim dersi aldı.
Çocukluğundan beri bu sanata yeteneği olan ressamın eserlerinde Hoca Ali Rıza ve Halil Paşa’nın etkileri görülür. Tabiattan aldığı konuları kendi görüş ve sezişleriyle tuvallerine aktaran sanatçı için peyzaj ustası demek hiç de yanlış olmaz. 1963 yılında ölen sanatçının eserleri özel koleksiyon ve müzelerde yer almaktadır."

Detaylar
Lot: 111 » Resim

J. PAVLIKIEVICH

Figürlü İstanbul Peyzaj, imzalı, 1936 tarihli, karton üzerine suluboya, 44x28 cm

"1920'lerde İstanbul'da bulunmuş ve birçok eser yapmıştır. Rus asıllı oryantalist sanatçı suluboyaları ile tanınmaktadır.Amerika'da büyük koleksiyonlarda tabloları bulunmakta ve resimleri birçok kitapta kapak olarak yer almaktadır."

Detaylar
Lot: 121 » Resim

BAHA SAİT (1882-1939)

"Natürmort". İmzalı. 1938 tarihli. Tuval üzeri yağlıboya. 50x60 cm

"Kafkasya’dan Anadolu’ya göç etmiş Dağıstanlı bir Türk ailenin oğlu olan Baha Sait ,yüksek öğrenimini Harp Okulu ve Harp Akademisi’nde yaptı. Resme kabiliyetli bir genç olan Baha Sait, Harp Okulu’nda ressam Üsküdarlı Ali Rıza Bey’in başarılı bir öğrencisi oldu. 1906 yılında Kurmay Yüzbaşı olarak ordu saflarına katıldı ve kısa bir süre sonra da askerlikten emekliye çıkarılarak ayrıldı. Askerlikten ayrıldıktan sonra babasının öğüdüne uyarak bir süre için İstanbul’dan uzaklaştı. Kahire’deki aile dostlarının yanına giderek Mısır’ın ünlü ressam ve hattatlarından süsleme sanatı üzerine dersler aldı, bazı Kahire camilerinin tezyin işlerinde çalıştı. Meşrutiyet’in ilanı üzerine İstanbul’a döndü, sigortacılık ve ticaretle uğraştı.

Hayatının bu döneminde yaptıklarına dair kesin bilgiler yoktur ancak İttihad ve Terakki Cemiyeti’nin sanat ve bilim alanındaki çalışmalarına ilgi duymakta idi. Kimi kaynaklarda ünlü bir İttihatçı olarak adı geçse de İttihatçıların yönetiminde yurt içinde herhangi bir resmi görevde bulunmadı. Ancak İran, Afganistan, Türkistan ve Kafkaslar’daki Türkler’e ilişkin görevler üstlendi. Alevilik konusunda araştırma yapmakla görevlendirilmiş ve değerli araştırma eserleri ortaya koymuştu. Konya ve Kırşehir’de bulunarak Mevlevilik ve Bektaşilik üzerine araştırmalar yaptığı, Mevlâna ve Hacı Bektaş Velî hakkında neşredilmemiş bir kitap yazdığı, Dağıstan’da hükümet kurmaya çalıştığına dair bilgiler vardır. Ona göre Bektaşilik, Kızılbaşlık gibi Anadolu'daki tarikat ve mezhep hareketlerinin kesinlikle İran menşeli değildi ve bu cereyanlar eski Türk adetleri ve gelenekleri ile ilişkiliydi.

Savaştan sonra İstiklal Madalyası ile ödüllendirilen Baha Sait Bey, Tayyare Müfettişliği (Türk Hava Kurumu Müfettişi) görevi ile Anadolu’yu dolaştı. Türk kabilelerinin, özellikle Doğu illerimizdeki dağlık bölgelerde yaşayan ahali ve aşiretlerin soy, dil, mezhep ve geleneklerini incelemeyi kendisine iş edindi, yazılarının bir bölümü Türk Yurdu Dergisi’nde 1926-1927 yıllarında yayımlandı. Resme olan ilgisi hayatı boyunca devam eden Baha Sait Bey, son yıllarında yağlı boya resimler yapmıştı. Baha Sait Bey, 16 Ekim 1939 günü kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti. Merkezefendi Mezarlığı’na defnedildi."

Detaylar
Lot: 131 » Hat

AHMED MUHTAR EFENDİ (1742-1796)

"Maşaallahlı Sülüs Karalama". İmzalı. 18.yüzyıl. 20x28 cm

"Halil Efendi'nin oğlu olarak Gördes'te doğdu. Tahsilini memleketinde tamamladıktan sonra İstanbul'a giderek medreseye girdi. Medrese eğitimi esnasında Hüseyin Hablî'den sülüs ve nesih meşkederek icazet aldı. Eğitimini tamamladıktan sonra Ayasofya Cami'nde derse çıkmaya başladı. Haftanın bir günü de talebeye hat dersleri verirdi. Tuhfe-i Hattatin'in telif edildiği H. 1202/M. 1786-1787 yılında hayatta olduğu bilinmekteyse de, tam vefat tarihi ve medfeni tespit edilememiştir. H. 1155 tarihli Kur'an-ı Kerim'i görülmüş olan hattatın daha ziyade mushaf yazımı ile ilgilendiği sanılmaktadır."

Detaylar
Lot: 133 » Hat

SEYYİD OSMAN RÜŞDİ (ö.1868)

Sülüs Nesih Kıta, imzalı, Hicri 1228/Miladi 1813 tarihli, Hadis-i Şerif yazılı, 23x30 cm "Ne varlıklı kişi için ne de kuvvetli ve sağlam kişi için sadaka helal değildir. Bunlar için sadakada hiçbir kısmet yoktur."

"Halîl Efendi’nin oğlu olarak İstanbul’da doğdu. Küçük yaşta hıfzını ikmâl ettikten sonra Mühendishâne-i Berrî-i Hümâyûn’a girip mektebin sülüs ve nesih muallimi Hâfız Mehmed Râşid Efendi’den aklâm-ı sitte meşkederek icâzet aldı.

Mühendishâne-i Berrî-i Hümâyûn’un hüsn-i hat muallimlerinden Mehmed Sa’dullah Efendi’nin H. 1261/M. 1845 senesindeki vefâtından sonra görevini devralıp senelerce talebeye yazı meşki verdi. Bu hâl üzere iken H. 1285/M. 1868 senesinde vefât ettiyse de, medfeni malum değildir."

Detaylar
Lot: 134 » Hat

ALİ ULVİ EFENDİ (ö.1883)

Sülüs Nesih Hadis-i Şerif yazılı. İmzalı. Dönemine ait orijinal rokoko tezhipli. 28x33 cm. "Duası kabul edilecek 3 kimse: Baba, misafir, mazlum insan"

"Şumnulu olan Alî Ulvî Efendi, o beldenin meşhur hattatlarından Osman Râşid Efendi’den sülüs ve nesih meşkederek icâzet aldıktan sonra İstanbul’a giderek bazı kurumlarda kâtiblik görevlerinde bulunmuştur. Mevlevî Târikatı’nın müntesiblerinden olduğu bilinen hattatın tam olarak ne zaman ve nerede vefat ettiği tespit edilememiştir. Nevşehir’deki Damat İbrahim Paşa Kütüphânesi’nde H. 1269/M. 1852-1853 ve İstanbul’daki Askerî Müze Kütüphânesi’nde de H. 1285/M. 1868-1869 tarihli mushâf-ı şerîfleri vardır. Özel bir koleksiyonda da minyatür bir hilyesi bulunmaktadır. "

Detaylar
Lot: 138 » Hat

AHMED ŞÜKRİ EFENDİ

Sülüs Nesih yazıyla tesbihat, imzalı, 18x16 cm, (Bakkal Arif talebesi)

"Ahmed Şükri Efendi hüngar çavuşlarındandır.Terceme-i hali ve vefat tarihi malum olmayan hattatımızın bilinen eserlerinden güzel yazdığı anlaşılmaktadır.Çok nadir çıkan kıtalarından birinin ketebesinde Bakkal Arif'in talebesi olduğunu belirtmektedir."

Detaylar
Lot: 141 » Hat

MEHMED HİLMİ EFENDİ (1822-1900)

Sülüs Nesih Kıta, imzalı, Hadis-i Şerif yazılı, 15x21 cm

"Resulullah (s.a.v.) buyurdu ki: Üç kişinin namazı makbul değildir: Kavminin sevmediği kişinin öne geçmesi, Namaz vakti çıktıktan sonra namaz kılmaya gelen, köle iken hür gibi davranan. Ve Nebi (a.s.) buyurdu. Ashabım yıldızlar gibidir. Hangisine tabi olursanız hidayete erersiniz."

“Küçük Efendi” nâmıyla anılan Abdülazîz Efendi’nin oğlu olarak 1822'de Ermenâk’ta doğdu. Babasına nisbetle “Küçük Efendizâde” künyesiyle tanınırdı. Eğitimini tamamladıktan sonra 1838'de İstanbul’a giderek Demirkapı civarındaki Ferhâd Paşa Medresesi’ne girdi. Bu esnâda hüsn-i hatta hevesle Kazasker Mustafa İzzet Efendi’den sülüs ve nesih dersleri almaya başladı. İcazetini aldıktan sonra da hocasından bir hayli istifâde etti. 

Eğitimini tamamladıktan sonra kadı olarak Siroz, Burgos ve Karaferye’de görev yaptıktan sonra 1862’de İstanbul’a dönerek Meşihât Da’iresi’ne girdi. Nakibü’l-eşrâf olduğu eyyâmda Kazasker Efendi’nin kitâbet hizmetinde bulundu. Hocasının ayrılmasından sonra da uzun müddet bu görevde kaldığı için hattatlar arasında “nakîbü’l-eşrâf kâtibi” lâkabıyla şöhret buldu. 

İlâve olarak tayin edildiği Şehzâde Mekteb-i Rüşdîsi hüsn-i hat muallimliğini 1888 yılındaki emekliliğine değin sürdürdü. Bilâhare Sütlüce ve Dâvudpaşa mekteb-i rüşdîlerinin sülüs muallimliğini de uhdesine aldı. 1890’da Meclis-i İdâre-i Emvâl-i Eytâm-ı İlmiyye âzalığına tayin edildi. 1892’de de Bâyezid İnâs Rüşdîsi’nin sülüs muallimliğine getirildi. İlmî rütbesi musûlâ-i Süleymâniyye’den Edirne Müderrisliği’ne yükseltilmiş iken H. 18 Cum‘ade’l-âhire 1318/M. 14 Aralık 1900 tarihinde, Saraçhâne’de Belediye Binası yakınındaki evinde vefât etti.

Detaylar
önceki
Sayfaya Git: / 4
sonraki