YÜZBAŞI (MISIRLI) HİDAYET

"Poyrazköy-Beykoz". İmzalı. 1961 tarihli. Tuval üzeri yağlıboya. 55 x 70 cm. *Sanat kalitesi , ebadı ve kondüsyonu itibarı ile müzelik bir eserdir.

*Yüksek Ressam / Restoratör Bayram Karşit onaylıdır.

"Kahire'nin seckin ailelerinin evlerinde ve onemli muze saraylarinda tablolari bulunan Turk ressami Hidayet, Misir sanat cevrelerinde un yapmistir. Turkiye'de de takdir edilen sanatcinin muzelerimizde az da olsa eserleri bulunmaktadir. Yaklasik 100 eseri Disisleri Bakanligimizca yurt disindaki Buyukelciliklerimize gonderilmistir. Ancak, adigecenin Misir'da yasamis olmasi nedeniyle en zengin kolleksiyon Kahire Buyukelciligi konutunda bulunmaktadir. Yagliboya ve suluboya eserlerden olusan bu tablolarin tumu konutun giris katinda sergilenmistir.

RESSAMIN OZGECMISI

Hidayet, genc yaslarda Misir'a gelmis ve 1970'lerde Kahire'de vefat edinceye kadar gecimini reim yaparak kazanmis, Guzel Sanatlar Akademisinde hocalik yapmistir. Ozellikle, Kral Fuad ve Kral Faruk zamaninda cok taninmistir. Tablolari Kahire'deki Manial Sarayinda, Turkiye'deki muzelerde, ornegin Ankara'daki Resim ve Heykel Muzesinde, Turkiye'nin yurt disindaki temsilciliklerinde ve ozel kolleksiyonlarda bulunmaktadir.

1960'li yillarda, T.C. Kahire Buyukelciliginde gorev yapan diplomatlar Hidayet'i sahsen tanima olanagi bulmuslardir. Cogu sanatci gibi, adgecenin cewkingen, alcakgonullu, hatta icine kapanik bir kisiligi oldugu soylenmektedir. Turkiye ve Misir'daki sanat cevreleri tarafindan cok takdir edilen Hidayet'in hayati hakkinda yazili bir belge bulmak mumkun olamamistir. Bu kisa biyografinin yazilmasinda 1965-1971 yillarinda Kahire'de Turk Buyukelcisi olarak gorev yapan rahmetli Semih Gunver'in Misir anilarindan ve Hidayet'le tanistiginda Kahire Buyukelciliginde Baskatip olan, halen Turkiye'nin Karakas (Venezuella) Buyukelcisi olarak gorev yapan Metin Goker'in Hidayet'e iliskin notlarindan yararlanilmistir.

Osmanli Imparatorlugu zamaninda dunyaya gelen Hidayet'in Istanbul'un Fatih ilcesinde nufusa kayitli oldugu ve Misir'a cok genc yaslarda geldigi bilinmektedir. Hidayet'in Misir'a neden geldigi konusunda iki farkli hikaye bulunmaktadir. Birinci hikayede, Hidayet'in cocukken ailesiyle birlikte Misir'a geldigi soylenmektedir. Ikinci hikayeye gore ise ailenin kucuk oglu Hidayet, Birinci Dunya Savasi sirasinda Kanal Cephesinde (Suveys Kanali) Ingilizlere karsi savasirken esir alinan abisini aramak icin ailesi tarafindan Misir'a gonderilmistir. O zamanlar 16-17 yaslarinda oldugu tahmin edilen Hidayet, gemiyle Istanbul'dan Iskenderiye'ye gelmistir. Ancak, Hidayet askerlik caginda oldugu icin Iskenderiye limaninda Ingiliz makamlarinca tutuklanmis ve bir esir kampina gonderilmistir. Bu arada abisi bir baska esir kampinda hayata veda etmistir.Hidayet'teki yetenegi fark eden Ingiliz subaylardan biri ona resim yapmasi icin gerekli malzemeyi vermis ve boylelikle Hidayet resim yapmaya baslamistir.

Birinci Dunya Savasinin sona ermesinden sonra Hidayet bird aha Turkiye'ye geri donmemis ve Misir Kraliyet ailesi onun hamisi olmustur. Kral Fuad'in kizi, Kral Faruk'un ise kizkardesi olan ve daha sonralari evlenerek Iran Imparatoricesi unvani alan Prenses Fevziye Hidayet'e destek veren Kraliyet ailesi mensuplarindandi.

Hidayet uzun sure bobrek rahatsizligi cekmis, Kahire'nin Zamalek semtinde bir hastanede vefat etmistir. Kahire'de hicbir yakini bulunmayan adigecenin cenaze islemleri Turk Konsoloslugunca yapilmistir."